Gecikmiş dil ve konuşma bozukluğa sahip çocuklar 3 yaşına geldiklerinde akranlarını yakalayabilmekteyken bazıları yakalayamamaktadır ve 4 yaşına geldiğinde bu bozukluk artık özgül dil bozukluğu olarak tanımlanabilmektedir. ÖDB’ye sahip çocukların sesbilgisel gelişimleri de akranlarına kıyasla geriden seyretmektedir. Bu çocuklarda dilin içerik bileşeninde sözcük edinim hızının yavaş ve sözcük çeşitliliğinin de oldukça az olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda okul öncesi ÖDB olan çocukların sözcük bulmada yaşadığı güçlükler karşılıklı sohbet sırasında da görülebilmektedir. Genellikle çabalama davranışı olarak adlandırılan “şey” gibi sözcük olamayan yapıları sıklıkla kullanmaktadırlar. Özgül öğrenme güçlüğü çeşitlerinden olan disleksiye eşlik eden başka bir bozukluğun olup olmadığının belirlenmesinde yapılacak müdahale programları için önem teşkil etmektedir. Disleksili bireylerin %15-40’ında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun, %50’sinde ise özgül dil bozukluğunun eşlik ettiği belirtilmektedir.
Geç konuşan çocuklarda dilin pragmatik kullanımındaki sorunlara da yol açabilmektedir. Bunlar söylemlerindeki kodlama, organize etme, olayları ve düşünceleri birbirine bağlamadaki güçlükler ve doğru yerde doğru sözcükleri sözcük dağarcıklarından çekip ifade etmedeki güçlükler olarak kendisini göstermektedir. Gecikmiş dil-konuşmaya sahip çocukların yaklaşık %10’u 4 yaşına geldiklerinde akranlarıyla aralarındaki açığı kapatmada zorluk yaşadığı belirtilmektedir.
Copyright © 2021 Limonist Tüm hakları saklıdır.